küçükken yapılan şeyler

evlere torpil,kızkaçıran atmak

zile basıp kaçmak^^

benden yaşça büyük kızlar gözlerime hasta kalıp öpmeye falan kalkışınca utanırdım.öf şimdi olsa ulen varyaa

çopabı top yapıp evde futbol oynamak gerçi canımız sıkılınca hâlâ yapıyoruz da

yastıklardan ev yapmak

tam hatırlayamıyorum 9-10 yaşlarındaydım. belediye kaldırım taşlarını yeniliyordu. gri ve kırmızı yepyeni taşlar. arkadaşlarla yeni yapılan kaldırımları söküp apartmanın arka bahçesinde kulübe yapmıştık. zalım belediye evimizi yıkıp taşları yerlerine koyduydu sonra. geleceğin inşaat mühendislerini orda öldürdünüz zalımın tohumları

annem yemek yaparken tencereden et çalardım valla şimdi bile yapıyorum bu olayı.

sanki hiç biriniz "anne bittiiiiiiii !!" diye bağırmadınız he

rahat uyku uyumak

odayı yakmak. allah'tan annem hızlıydı da söndürüverdi hemen. sonrası ailevi meseleler işte hiç girmeyeyim

mandalinaya kibrit dikmek

çamaşır makinesi izlemek. bayağı oturur çamaşır makinesinin dönüşünü izlerdim ve saatlerce sıkılmazdım hatırlıyorum. obsesif olmak harika gelsenize ♥️

karşı apartmana yumurta fırlatırdım. o yumurta izleri hala durur

sizi bilmiyorum da sokakta top vs şeyler oynadıktan sonra tanımadığımız düğün görünce gidip döner yemek ahekfjekf muazzamdı

kafadan aşağı sabun dökmek

yavaş yürüyen böcekleri alıp gidecekleri yere bırakmak

plastik büyük şişelere çim yaprak vs atıp içine uğurböceği toplamak.. hayır anne ölmüyorlar bak bitki koydum besliyorum onları ben.. hayır anne onlar benim evcil hayvanlarım

biz şişelere arı kapatıp mahalledeki çocuklara satardık allah affetsin

dut agacina tirmanarak garaj olarak yapilmis tek odali-katli binanin damina cikmak. erkek kuzenlerimle gulle -bilye- oynamak semsiyeleri acip koltuktan atlarken kanat gibi cirparak ucmaya calismak ...

bir gün dua ederken allah'ım allahını seviyorsan dualarımı kabul et demiştim. o gün bu gündür düzelmedim

daha ilkokula gidiyorum o zamanlar 3 veya 4sınıf tam hatırlamıyorum. ramazan ayindayız yine böyle. bende orucum, çok istemişim oruç tutmayı o gün. neyse sınıfta da hamburger günü. ulan bütün sınıf bir olup benim orucumu bozdurmaya çalışıyolardı. bende bozmaaamm bozmaaamm diye hüngür hüngür aglamıştım. akşam eve giderken yolda ezan okunmuştu bu sefer de ağlaya ağlaya hamburgerimi yemiştim. abv.

yıkanan nevresim takımı katlanırken ortasına yatardım annem ve babam beni sallardı eglenceliydi umarım bunu yapan tek ben degilimdir

babamın işleri vardı ben küçükken uzun süre gelmiyordu,her gün istinasız onun pijamasını yastığını koklaya koklaya yatarmışım,kalktığımda ise sabah babamın pijamasını peşimden sürükleye sürükleye koklarmışım

çaya ekmek banarak yemek çekirdeklerin içini biriktirip avuc halinde ağıza atmak ve onun verdiği haz

her uyandığımda babamın ya da annemin elini tutmaya giderdim. ben el tutmayı çok severdim. hatta annemin sağ elini tutmadan uyumazmisim. babam sırf bu yüzden elini dışarı koyardi rahatça tutayim diye.

buyumek

babamın kulakları ile oynardım. kaşık kaşık pekmez yerdim, hobimdi. canım sıkıldıkça, balkona çıkar ve 3-4 kez diş fırçalardım. küçükken minik bir simyacıydım. abuk subuk karışımlar yapıp, ölümsüzlük iksiri diye en sevmediğim insanlara yedirmeye çalışırdım. sinekleri bayıltır, bir kutuda toplardım. acayip sevdiğim bir işkenceydi. çamurdan bir sürü yemek yapardım ve bana "çingene" diyenlerin evlerinin oraya koyardım. balkon gibi bir yerde piknik yapardık çocukluk arkadaşlarım ile. çocukluğum gözümün önünden geçti şuan. yazacak çok şey var. unutmadan; akşam ezanı okunurken eve giderdim.

araba yarışı oynarken daha hızlı gitmek için tuşa daha sert basmak. gerçi hala daha hızlı gitmek için abanıyorum tuşa. büyüyemeyenler.

silgiye kurşun kalem batırıp ucunu kırardım o uç orada kalırdı. sonra silgiyi ameliyat edip kurşunu çıkarırdım.